30 Ekim 2009 Cuma

Aşk acısı nedir ?





Aşk bilim adamlarının tespitlerine göre,bir nevi hastalık,her hastalıkta olduğu gibi,vücudun o bölgesinin,acı,ağrı çekmesi gayet doğal.

İşte aşk acısı da bunun bir belirtisi, aşk acısını kalpte çektiğimizi sanıyoruz ve yanılıyoruz,bunu her organımızda çekiyoruz veya yaşıyoruz dersek,abartmamış oluruz.

"Aşkın, beyinde muhakeme yeteneğini çalıştıran bölümü etkisiz hale getirdiği, beyindeki kimyasallardan serotoninin aşıklarda ve saplantılı kişilik bozukluğu olanlarda aynı seviyede olduğu belirlendi".

"Araştırmaya göre, aşk, beyinde güven, inanç, haz duyma ve ödüllendirme fonksiyonlarını etkinleştiriyor. Aşık olanlarda oksitosin ve vazopressin maddeleri fazla salgılanıyor ve bu da karşıdaki kişiye olan bağlılığı artırıyor ve Tek eşli kadın ya da erkeklerde daha çok oksitoksin salgılanıyormuş."

Aşk acısız olmaz mı?

Neden olmasın! Tabi ki olur,aşk acısının hat safhada yaşanmasının başında,beynimizin refleksleri ön plana çıkıyor.

Acıyı yoğun hissetmemizin türlü sebepleri var,iyi bir ilişkide aşk acısı yerini mutluluk hormonlarına bırakıyor.Dünyaya toz pembe bakmamızı etkiliyor.

Karşılıksız sevgilerde,gurur ön plana çıkarak,aşk acısı bütün benliğimizi esir alıyor,sevmek gibi sevilmemekte insanın kimyasını değiştiriyor,agrasif,içine kapanma,kendisini içkiye verme,hayat onun için hiçbir anlam ifade etmiyor.

Uykuları kaçıyor,gözü başkasını görmüyor,varsa yoksa kalbindeki.,korkularımızla yaşıyoruz,acaba beni terk eder mi? Korkusu beynimizin bir kenarında devamlı var.
Platonik aşklarda yani uzaktan sevmek,aşk acısını hissedenlerin başında geliyor,onu görememek,onun yanında olmamak,onun sesini duyamamak,acısını arttırıyor.

Sevgililerin birbirlerine güvenmemesi,acaba sorusunu devamlı,birinci sırada tutması,kıskançlık.

Kıskanç kişiler,aşk acısını daha fazla çekiyorlar,buluttan nem kaparak,acaba bana ihanet mi etti,beni seviyor mu?Sevmiyor mu? Soruları ile yaşıyorlar.

Aşk acısız olmazsa zevk ki de olmaz ama hastalık derecesinde olması sağlığımızın ve karakterimizin değişmesinde önemli tahribatlar yapıyor.

Karşı cinse düşman olunması veya intikam duygularının ön plana çıkması,hayattan zevk alınmaması gibi.

Ayrılık aşkın kuralları içinde olan gerçek,şöyle bir düşünün;ilk günlerde onsuz yaşıyamıyacağınızı sanırsınız,beyinin görevlerinden,biriside çekilen acıyı zaman içinde kişiye unutturmak.ilk günlerde ki acı zamanla unutulmuyorsa veya hafiflemiyorsa,sağlık sorunları ortaya çıkıyor.Araştırmalara göre,erkekler kolay unutuyor,kadınlar unutmuyor afediyorlarmış.

diye böyle enteresan bi araştırma yapmış sevgili bilim adamları ve biz daha aşk'ın ne olduğunu bile kestirememişken onun acısını bulmuşlar beyfendiler..
şimdi sorarım o bu araştırmayı yapan kişilere ..
1-Madem acıyı çekiceğimizi biliyoruz neden katlanıyoruz ?
2-Neden kadınlar unutamıyorda erkekler çabuk unutuyor ?
3-Aşıksak ve gözümüz hiçbirşey görmüyorsa neden kuruntu yaparız ?
4-Madem toz pembe bir halde etrafa bakıyoruz ozaman niye herşey süper giderken pat diye bir sorun çıkıyor ?
5-Neden ayrıldıktan sonra insanın önce ötekini sonra kendisini öldüresi geliyor ?
6-Her organımızla acıyı yaşıyosak neden bir tek kalptekini hissediyoruz ?
7-Aşk ne illet bi şeyki biz onu yaşamak zorundayız ?

ehh madem aşk acısını buldunuz bu soruların cevaplarınıda verinde görelim ...



Ünlü ünlüye benzer /1

Gerard Pigue


Chris Pine




Örneğin şu Star Trek'te ve son çıkan korku filmi Veba'da oynayan sarışın mavi gözlü dolgun dudaklı yakışıklı Chris Pine ve Barcelona'nın 22 yaşındaki 1.90 boyuncaki sarışın mavi gözlü dolgun dudaklı keskin yüz hatlı defans oyuncusu Gerard Pigue ..
Benziyorlar mı ?? Bence benziyolar ..




Christian Bale gibi küfür etmek ..





Acaaayip yeteneklidir bu adam her açıdan .. öyle bişeyki adam küfür ederken bile öyle estetik bi biçimde ediyoki küfür ettiği kaydı dinlediğimde resmen böyle kendimi uçuyomuş gibi hissettim valla ha .. adamın bi küfür edişi var ki sorma gitsin kendimi senfoni orkestrasında ney çalarken hayal ettim ben böyle neyden enteresan sesler çıkarırkene oda keman gibi bi şekilde belirli bi notada melodik küfürlerini savuruyodu etrafa .. ahh ahhh hayali bile güzel

taa önceki senenin terminatör salvation çekimlerinde setteki ışıkçıların yavaş ve laubali hareketlerine kızıp dellenmiş bir şekilde oraya buraya küfürler savururken ki ses kaydını buldum .. amanın oda ne !!
itiraf etmeliyimki hayatımda hiç onun kadar güzel küfür eden birini duymamıştım görmemiştim bilmiyodum ..
Kaydı bulduğumdan beri 3 gün geçti ve 3gündür sabah akşam dinliyorum (öyle psikopata bağladım yaniii)
Ama hala anlayamadığım bişey varki neden bu adamın ettiği küfürler bana bi hoş geliyo anlamış değilim .. o muhteşem ingiliz aksanımı yoksa onu bu küfürleri ederken dudaklarını hayal edişimmi bilemiyorum ....

O kaydı sabah akşam dinleyip Christian'dan soğumak bi yana dursun ona olan sevgim saygım hayranlığım milyonlarla çarpılmıştır ..

Zaten hastaasıydımm Christian'ın sırf oynadığı her filmde farklı bir filmde farkl bir aksanla ve bir okadarda çekici olmasından dolayı şimdi normal insanlar gibi küfür ettiğinide duyunca aşık oldum uleeennn :)